Yetkin Yüksel’in Penceresinden
Flamenko’nun Kraliçesi
Sanatın, insan bilincinin yaşamı estetik açıdan yorumlamasıyla ortaya çıktığı kesin. ( Bu benim düşüncem) Sanat, insanın sıradan yaşamından başlayan sürecin evrensele yansımasını görmemizi sağlar. Sanatın estetik değeri, duyu organlarımızın güzeli kabul etmesini sağlar. Bu sayede, haz alırız. “İyi ki var.” deriz. Gördüğümüze, duyduğumuza seviniriz. Patricia Guerrero: Dünyaya çok özel bir varlık olarak gelmiş bir dansçı. Guerrero, Endülüs Flamenkosu’nun kraliçesi, evrenin bütün canlılara sunduğu olağan üstü bir dansçı. Flamenko’nun Kraliçesi oyununda geleneksel olanla, çağdaş olanı harmanlayan, post-human dünyanın yeni sürecinin en önemli değeri olan özgürlüğü, duyguyla birleştiren çok çok özel bir dans izledim. Oyundaki dansa müzik direktörü Dani de Moròn canlı performansıyla eşlik etti. Oyunun denge, ruh, duygu, güzellik, çalışkanlık ve varoluşu tamamlarken oya gibi işlenen dramaturji çalışmasına hayran kaldım. Patricia Guerrero, Deliranza çalışmasıyla flamenkonun sınırlarını zorluyor. Zorlanan sınırlar seyirciyi mest ederek ayakta alkışlamasına neden oluyor.
Patricia Guerrero, gösterisi sonrası yaptığımız sohbetle, yaşam dostum oldu. Kendisini çok çok fazla izlemek umuduyla…
Sanatsız kalmayalım.
